6 Aralık 2009

kadınlara yazılmış şarkılar

O ki insana bazen sınırını bilmediği yaşamlar sunar, kaderleri değiştirir, yollar sunar...hayatın her anında yanınızda olmaya çalışır, karışık olduğu düşünülür, öyledir vesselam lakin nedendir hiç düşünen olmaz...O hep düşünür bunu, sanırsınız ki ister mi bütün zamanını sevdiklerini düşünerek, güzel şeyler yapmaya çalışarak geçirmeye çalışmak, O ki annedir hepimize, sevgilidir, babane , anneanne, hala , teyzedir...rolü ne kadar geniştir ama yeter hepimize...kimisini mahvederler, kimisini divane, şirindir, leyladır ve nice mecnunlar, ferhatlar gömmüşlerdir tarihe...ama acıdır yüreklerde, sevgidir, aşktır ve bunları düşünenler seslenmişlerdir onlara yürekleriyle , dünyadaki tek ortak sesle tabiki müzikle...


eric clapton ın layla sını biliriz ve dinlerken hissederiz bazen, şarkı temelinde leyla mecnun vardır aslında, ve clapton o zamanlar asık olduğu the beatles'ın unlu gitaristi george harrison'ın karısı icin yazmıs bu sarkıyı...


cat stevens tan lady d'arbanville çok iddaalıdır sanırım bu şarkılar konusunda.cat stevans ölen sevgilisine yazmıştır bu şarkıyı, bu konuda bir çok söylenti vardır.

"leydim d'arbanville, niçin hala bu kadar uyuyorsun?......ama senin kalbin çok sessiz görünüyor..........leydim d'arbanville, bu gece çok soğuk görünüyorsun" gibi yerlerinden anlayabiliriz hüzünü, inanamayışı ve çaresizliği..

tabiki de santana maria maria vardır dillere destan.ve üzerine filmler çekilendir ayrıca.

smashing pumpkins ten ava adore vardır

tanju okan kadınımı unutmamamız gerekir sanırım.

dave gahan dan I need you tabikide

yandım yandım der mazhar alanson , bana yeniden şarkılar söyleten kadın...

sana gitme demiyeceğim , yine de sen bilirsin , lavinia ve feridun düzağaç vardır.

cem adrian ında var , ben bu şarkıyı sana yazdım...

anathema , angelica demiştir zaten acılı seslere yeni birisini ekleyerek

bob marley ki yanlış anlamalara sebep olsada no woman no cry demiştir inadına

bir toto şarkısı olan rosanna

maroon 5 , songs about jane

liste aklıma geldikçe uzar muhtemelen...zaten bu listeyi bitirebilcek bir zaman yok, sonsuzluğa söylenir bu şarkılar...:)

4 Aralık 2009

bozgun

yorgunluklarım
bitmezmiymişler
her anımı doyasıya yaşarken
damlayan yağmurlarda boğulmuşum

geçmiş peşime düştüğünde
şizofren hislerim
daha mı korkmuş

ellerimi her açışımda
bazı geri dönüşler
bırakışlar
solgun çiçeklerim

geriye dönüşlerim
geçmişe hasretlerim
bitiremeyişler
yılgınsızlıklarım
umudum

hikayelerim
kısa sözlerim
bitirmemeye yeltenişlerim

değiştim mi?
bırakıyor muyum kolayca
gidemiyor muyum hiç yoksa

kurşunlar nereme gelmiş
yaralarım kapanmamış
izler yüzümde güzellik
tanınırmışım bu doğallıkta

geçmeyen hikayeler
bitsin mi artık
hem fikirsek eğer
gideyim buralardan
kolay bitenlere inat
bırakanlara
unutanlara

geçmişimin kuyularında
gezerken biz
el sallarsınız en derinlerden
görürsem

eğer..

sıradan bir gündü

yağmurlu bir gündü
göz yaşlarımın tuzu
buharlı otobüs camında
şekiller kazanıyordu

biraz soğuktu
rüzgarla kucaklaşırken
ıslanan paçalarım
isyan ediyordu

mutlu bir gündü
aşka aşık gibi
kimse yoktu
ama
arıyordum onu

kitaplar arasında bulamadım hiç
çalan telefonlarım
eski sokaklar
haftalık bir dergi
arıyordum yine de

güzel bir gündü
güneşli ama serin
terletmeyen
güzel bir adamdı
sanıldığının ötesinde

zaman rüya gibiydi
istenilenin aksine
ama
huzurlu

o bir gönderilendi
beklenilmeyen
aranılmaktan vazgeçilen

bu bir hikayeydi
girişi olan
ve
devamı yazılmak için can atılan
ama gücü yoktu
fakat istiyordu

belki yazılır ama
yine rüya gibi bir zamanda
beklenilmeyen o adamla